Soru :

Merhaba Cengiz Bey,
Biz proje bazlı çalışan bir firmayız. Üzerinde çalıştığımız ürünler için sürekli yeni resimler çizip, güncelliyoruz. Satın aldığımız ve kendi ürettiğimiz parçaları bir üst kompleye monte ediyoruz. Bizim sorunumuz hangi üst komplede hangi güncel parçanın kullanıldığı. Yani aynı parçanın birden çok güncellemesi varsa, hem depoda bunun fiziksel takibi, hem de ERP programı üzerinden takip konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Bu sorun için nasıl bir yöntem izlemeliyiz?

Cevap:

Bu ihtiyacın karşılanabilmesi için önce neyin gerektiğini belirleyelim.

Bir parçayı montaj için verirken hangi revizyon olduğunu bilmek ve ortaya çıkan komplenin ya iş emri sistemi içinde ya da seri numaralı stok düzeni içinde izlenebilir olmasını sağlamak.

Önce bir parçanın farklı revizyonlarının bir birinden nasıl ayrılabileceğine bakalım. Bunun aslen 2 yolu vardır.

1. Stok kodlarının farklı olması

2. Stok kodlarının aynı ama bir alt ayraç ile (parti / lot / varyant) ayrılıyor olması.

Stok kodları ile revizyonları takip etmek çok sayıda kod ve ürün ağacı tanımına yol açacaktır. Kendi imalatımız olan bir parçanın stok kodu ABC-001-R01 olsun. Son kısımda bulunan R01′in parçanın revizyon kodu olduğunu varsayalım. Bu durumda her revizyonda bu kod ilerlecek ve R02, R03 şeklinde oluşacak.

Bu yaklaşımın problemlerine bakalım …

Parçanın stok kodu sürekli değişiyor ve “komple” parçanın ürün ağacının değişikliği gerekiyor. Bunu aşabilmek için revizyon tanımlamasını kod dışına alabilirsiniz.  Dolayısı ile bu bilgiyi parti / lot gibi çalışan bir alan ile takip edebilmeyi sağlamak daha iyi olacaktır. Bilginin taşınması ise ürün  – iş emri – ortaya çıkan ürünün kaynak revizyon numarasını alması şeklinde düşünülebilir (bu akış yazılımın yeteneklerine göre belirlenmeli).

Ancak “eğer revizyon değişimi” parçanın kendi ürün ağacını değiştiriyor ise bu durumda yazılımın yeteneklerine göre iki yol izlenebilir, bunlar kod değişikliği veya revizyonu takip edebilen ürün ağacı sistemi olabilir.

Şimdi gelelim ortaya çıkan komple konusuna …

Salı sabahı ortaya çıkan komple ile öğleden sonra ortaya çıkan aynı komple içinde farklı iki revizyon olabilir diye düşünürsek o zaman bunlarında mı kodları farklı olacak ? Bu arada neyin komple olduğu relatif bir konudur ancak belli ki bir ürünün içine doğru gidiyoruz. Herhalde olmasını kimse planlamaz ve istemez … Demek ki bizim öncelikle yapılanı tek tek anlayabileceğimiz seri numaralı bir düzenimiz olmalı. Dikkat ederseniz ilk bölümde kod veya ayraç olabilir diye düşünürken şimdi bir anda durum netleşti.

“Yapılan her kompleyi tek tek tanıyan bir sistem olmalı” cümlesi şimdi bize daha doğru gözüküyor. Bu nasıl yapılabilir elbette ya iş emri sisteminin yetenekleri ya da stok sisteminin yetenekleri ile (veya her ikisi). Buna seri numaralı tanımlama diyelim.

Şimdi de hem parçaların hem de komple dediğimiz montajlı grupların depo içinde nasıl ayrı ayrı durabileceğine … Bu elbette fiziksel bir sorun yaratacak çünkü aynı parça bile olsalar ayrı ayrı durmaları gerekiyor. Çünkü aksi halde hiç kimse “hangi revizyonu verdiğini” söyleyemez. Bence küçük parçalar ayrı kasalar içinde saklanırken büyük parçaların üstelerine seri numaralı etiketler yerleştirilebilir.

Bu arada kasalar FIFO kullanımını teşvik edici biçimde yerleştirilmeli elbette (eğimli raf, sıra içinde yerleştirme).

İlk başta yazdığım cümleyi tekrar etmek istiyorum :

Bir parçayı montaj için verirken hangi revizyon olduğunu bilmek ve ortaya çıkan komplenin ya iş emri sistemi içinde ya da seri numaralı stok düzeni içinde izlenebilir olmasını sağlamak.

Muhtemelen soruyu soran arkadaşım yukarıda yazılanları kısmen veya tamamen düşündü, belki kendi şirketini çözüme ikna edemedi. Bu sadece bir tahmin ama bu konuda da bir iki cümle söylemek istiyorum.

Şirketler bazen sadece program alıp kendi iş ortamlarını, iş yapma biçimlerini değiştirmeden sonuç almak istiyorlar, buna sıkça rastlıyorum. Bu yaklaşım pek verimli neticeler yaratmıyor maalesef. Keşke sadece ERP programı alıp iş problemleri çözülebilseydi şimdi “hepsi aynı şekilde çalışan” şirketler topluluğu elde edilmiş olurdu.

Sorunuz ve katkınız için teşekkür ederim.

Türkiye’nin KOBİ’leri ERP Projelerini Sorguluyor Soru – Cevap Çalışması / Cengiz Pak

Sizin de bir sorunuz var ise siteye üye olduktan sonra gönderebilirsiniz, soru formu için tıklayınız >>>

ERP veya MRP-II sadece bilgisayar programı değildir, uygulama sorumluluğunu  bilgi işlemcilere bırakmamanızı öneririm …

MRP veya MRP-II kelimeleri birer mühendislik ve iş yöntemidir. Bildiğiniz gibi bir şey yöntem ise kendisine göre bir çalışma kurgusu, algoritması vardır. Her algoritma mükemmel olmak zorunda değildir ancak başı sonu belli bir konudan bahsediyor olmak belirsizliği engeller. ERP ise kendi başına bir yöntem değildir. Bundan yıllar önce ilk kez tanımlandığında “entegre uygulamalar içeren bilgisayar yazılımı” olarak kayıtlara geçmişti. Bugün ise ERP, bir entegrasyon anlayışı veya çabası olarak algılanmalıdır. ERP prensip olarak şirket içi bir uygulamadır, iç entegrasyona yönelik bir ağırlığı vardır.

İster MRP-II ister ERP olsun şirketin satış, satınalma, üretim, muhasebe, planlama, ambar, insan kaynakları, finansman gibi departmanlarının günlük işleyişlerini düzenleyici kurgular yaratır, dolayısı ile kullanıcıları bu bölümler de çalışanlardır. Bilgi işlemciler ise genellikle bu konulara uzaktırlar, zaten yakın olsalardı bilgi işlemci olamazlardı.

Bilgi işlem grubu ERP projesinde çok önemli destek görevi üstlenmeli ve herkesin işini kolaylaştırıcı katkılar sağlamalıdır. Ancak onlardan planlama bölümünün uygulama sorumluluğunu almalarını beklememelisiniz.