kaybolanlar

Çok büyük bir banka, belki ülkemizin en büyüğü, benim gibi emeklilerin çoğunlukla maaşlarını aldıkları yer.

Hikayemiz benim emekli maaşımı bir süre çekmediğim için paranın SGK tarafından geri çekilmesi ile başlıyor. SGK, paranızı çekmez iseniz ölmüştür bu herhalde diye parayı geri çekebiliyormuş. Neyse ki fazla zor olmayan bir işlem sonucu onlar kendi taraflarını hallettiler. Şimdi gelelim paranın bankadan nasıl çıkacağına …

Efendim benim hesabı açtığım şube ile bana yakın olan şubeler farklı … Bankalar ile hiç muhatap olmayan birisi olarak bunun ne demek olduğunu bilmiyorum ama öğreneceğim. SGK’dan bana git o bankanın herhangi bir şubesine paranı çek dediler, bende en yakın olana gittim.

- Bana SGK’dan para geldi mi ?

Gişe görevlisi uzun uzun ekranına baktı sonunda bana “Evet” dedi.

- Çekebilir miyim ?

- Hayır

- Niye ?

- Hesabınız başka şube’de oraya gidip çekeceksiniz.

( Bu arada ben bir emekliyim, yaşça onlardan büyüğüm … hatırlatırım. Beni itekleyeceklerine yardımcı olmaları gerekmiyor mu ? Aaaa sen uzaydan mı geldin, burada işler böyle yürür bilmiyormusun … diyorsanız elbette biliyorum. Ama artık canım çok sıkıldığı için bilmek istemiyorum)

- Burası o banka değil mi ?

- Paramız yok

( Bu arada gişe görevlisi arkasını dönüp orada bulunan bir hanım! ile konuşup ne yapacağını soruyor. Hanım! ona para filan verme diyor. Bu arada “o” benim …)

- Hiç mi yok ?

Hanım! oradan lafa atlıyor … ver 1000 lira. Sinirlenmiyorum, severim sadaka almayı !

- Şu andan itibaren konumuz para değil, siz bana kaç para verebileceğinizi söyler misiniz ?

(Bu arada gişe memurunun yüzünden parası olduğunu anlıyorum)

- Ama 41 TL masraf çıkar

- Olsun, sen ver

- 5000 vereyim (vermesi gerekenin 1/3′ü)

- Peki 5000 ver

Şimdi ikinci tur başlıyor …

- Benim burada bir de OGS hesabım var, bağlı olduğu kredi kartının süresi dolacak, gelmişken onu değiştireyim (yanımda kart yok ama numarası var)

- Bakayım

- Aaaaa kartı görmeliyim

- Senin bilgisayarın kartı görmeden işlem yapabiliyor (telefondan güncellenebiliyor), siz önünüzdeki ekrandan kartın bana ait olduğunu göremiyor musunuz ?

- Olmaz, yapamam …

Bundan sonrası şöyle olacak.

1. Ben yarın OGS’yi iptal edip başka bir bankadan HGS alacağım.

2. Emekli maaşımı o bankadan başka bankaya aktaracağım.

SGK’ya tavsiyem ise çalıştığı bankayı değiştirmesi çünkü bunlar onlar kadar hızlı ve işe hakim değil.

Bankaya ise bir önerim yok. Kazanmak için harcayacakları para kaybettiklerinden fazla olacaktır. Doğanın kanunu bu birileri gidecek başka birileri gelecek.

Şimdi diyeceksiniz ki kimin umurunda !

Olmasın ne fark eder. Grand Canyon nasıl oluştu bilmem biliyor musunuz ?

Hiç bir şirket müşterilerinden ve onu şekillendiren pazar koşullarından daha güçlü değildir. Şirketler, travma yaşamaya uzun bir sürecin sonunda başlar. Bunun sebebi kütlelerinde birikmiş enerji, yavaşlama yavaş olacağı için fark ettiklerinde zaten durum “game over” şeklinde tezahür eder  … emin olabilirsiniz. Sonra suçu “konjonktüre” bağlayıp devletin kapısını bana yardım et diye aşındırırlar.

İşte bu da benim umurumda değil.